Aşçı ( ahçı ) gibi bir kelimeye sahip zengin bir dili kullanan Türk halkının 'Şef ' kelimesine alışmasının en az şefin kendisine alışması kadar zor olduğunu düşünüyorum. Çünkü şef deyince bizimkilerin aklına koca koca tabaklarda servis edilen, süslü - püslü, kendi tabirleri ile dişlerinin kovuklarına yetmeyecek kadar ufacık bir kaç lokmayı pişiren adam geliyor... Pişirdikleri bir çok şey için de 'bunlar da yenirmiymiş' ifadesi cabası...
Oysa ülke ekonomisine çok ciddi paralar kazandıran turizm sektöründe çalışan onlarca yerli ve hatta yabancı şef olduğu, bu insanların çok ciddi paralar kazandığı ve hatta uluslararası yarışmalara katılacak, ödüller kazanacak kadar başarılı bir ' Aşçılar Milli Takımımız ' olduğu , maalesef birçoğumuzun bilmediği bir gerçek...
Bugün bir çok üniversitede , Gastronomi, Mutfak Bilimleri, Gıda Teknolojileri gibi farklı isimlerle onlarca öğrencinin geleceğin başarılı şefleri olma yolunda attıkları adımlarda, şüphesiz dünyada da sekizinci sanat olarak görülmeye başlayan mutfağın, görsel medyada genişçe yer bulmasının payı çok büyük...
-Peki acaba hergün televizyonlarda, gazetelerde, internette gördüğümüz bu insanlar kimler, nereden geldiler, nasıl yollardan geçtiler? sorularına aradığım cevapları sizlerle paylaşmak için böyle bir yazıyı kaleme almayı düşündüm..
Çocukluğumdan beri çok yakından takip ettiğim yemek dünyasında birçoğunun yemeğini yeme şansım olmadığı halde, adını zihnimden sayabileceğim onlarca yabancı şef olduğu, ancak sıra bizimkilere gelince birkaç ismin dışında sadece bir kaç resmin aklıma gelmesi beni biraz üzdü ama bu yazıya vesile olduğu için de bir anlamda olumlu oldu.
Adı geçen şefler tamamen benim kişisel ilgi alanıma giren yayın organlarında karşılaştığım, programlarını ve / ya yazılarını takip ettiğim kişiler, yani demem o ki, liste profesyonel bir çalışmanın ürünü ya da bir tez anlamı taşımamakta... Adı burada geçmediği halde çok başarılı olan ama benim haberdar olmadığım onlarca şeften peşinen özür dileyerek başlamak istiyorum... Bir vesile ile bu satırları okurlar ve cevap vermek isterlerse blogumun her an hazır olduğunu bilmelerini isterim...
1) Şeflerin Şefi : Mehmet Gürs
Önce bir kaç ansiklopedik bilgi paylaşayım da sonra hayranlığımın boyutlarını dile getireyim;
Oysa ülke ekonomisine çok ciddi paralar kazandıran turizm sektöründe çalışan onlarca yerli ve hatta yabancı şef olduğu, bu insanların çok ciddi paralar kazandığı ve hatta uluslararası yarışmalara katılacak, ödüller kazanacak kadar başarılı bir ' Aşçılar Milli Takımımız ' olduğu , maalesef birçoğumuzun bilmediği bir gerçek...
Bugün bir çok üniversitede , Gastronomi, Mutfak Bilimleri, Gıda Teknolojileri gibi farklı isimlerle onlarca öğrencinin geleceğin başarılı şefleri olma yolunda attıkları adımlarda, şüphesiz dünyada da sekizinci sanat olarak görülmeye başlayan mutfağın, görsel medyada genişçe yer bulmasının payı çok büyük...
-Peki acaba hergün televizyonlarda, gazetelerde, internette gördüğümüz bu insanlar kimler, nereden geldiler, nasıl yollardan geçtiler? sorularına aradığım cevapları sizlerle paylaşmak için böyle bir yazıyı kaleme almayı düşündüm..
Çocukluğumdan beri çok yakından takip ettiğim yemek dünyasında birçoğunun yemeğini yeme şansım olmadığı halde, adını zihnimden sayabileceğim onlarca yabancı şef olduğu, ancak sıra bizimkilere gelince birkaç ismin dışında sadece bir kaç resmin aklıma gelmesi beni biraz üzdü ama bu yazıya vesile olduğu için de bir anlamda olumlu oldu.
Adı geçen şefler tamamen benim kişisel ilgi alanıma giren yayın organlarında karşılaştığım, programlarını ve / ya yazılarını takip ettiğim kişiler, yani demem o ki, liste profesyonel bir çalışmanın ürünü ya da bir tez anlamı taşımamakta... Adı burada geçmediği halde çok başarılı olan ama benim haberdar olmadığım onlarca şeften peşinen özür dileyerek başlamak istiyorum... Bir vesile ile bu satırları okurlar ve cevap vermek isterlerse blogumun her an hazır olduğunu bilmelerini isterim...
1) Şeflerin Şefi : Mehmet Gürs
Önce bir kaç ansiklopedik bilgi paylaşayım da sonra hayranlığımın boyutlarını dile getireyim;
'Mehmet Gürs, Finlandiya'da doğdu; annesi İsveçli, babası Türk. Beş yıllık bir işletme eğitiminden sonra İstanbul'a taşınan Gürs, şu an Tepebaşı'nda Mikla restoranın hemen her şeyinden sorumlu. Öyle ki mutfak şefliği, patronluk ve yöneticiliği tek başına yapıyor. Mehmet Gürs, Türk mutfağına getirdiği yeni yorumlarla öne çıkıyor. Aynı zamanda sağlam lezzet dengeleriyle beğeni topluyor.'
Bu cümleler bana ait değil ama fazlasıyla doğru ve hatta eksik. O aslında sadece Mikla'nın değil, NumNum'ların, NuPera'nın ve NuTeras'ın da herşeyi... İşlerinin tümünü İYİ ( İstanbul Yiyecek İçecek ) A.Ş. adını verdiği şirketi üzerinden yürüttüğünü biliyorum. Restoranlarının ve menülerinin standarların çok üzerinde olduğu hiç kimsenin sakladığı bir gerçek değil. Benim yemek dünyama girişi yıllar önce NTV için hazırladığı 'Ağız Tadı' ve 'Lokanta'dan Eve' adlı programlar ile oldu. O dönemlerin yeni yetme çaylağı, henüz 'Çıplak Şef'adlı kitabını yeni yayınlamış olan 'Jamie Oliver' yemek dünyasında fırtına gibi eserken, herkesin hem fikir olduğu tek gerçek, Mehmet Gürs'ün de bizim Jamie Oliver'ımız olduğu idi. O yıllarda anlyamadığım tek şey kısa süren televizyon deneyimleri sonrası kendini tamamen gündemden soyutlaması olmuştu. Belki kendi cephesinden bakınca mantıklı görünen bu tercihinin, bizim açımızdan bakıldığında ' böylesine bir değerin bizi kendisinden mahrum etme ' lüksü olmadığını düşünüyorum...
Evet yazı sadece bizim şefleri konu alıyor, yabancıları değil ama Thomae artık bizden biri. Yapmayın, tam 18 yıldır ülkemizde yaşayan ve hatta reklamlarda bile oynayan Thomae için nasıl yabancı diyebilirim ki...
Thomae bize ait lezzetlere yabancı dokunuşlar yapması ile nam salmış bir şef, ' Lokum Ravioli, Somon Pastırma ve Kokoreçli Pizza ' gibi.. 3) 3 Michelin Deneyimli Master Chef : Murat Bozok
Kendisini başarısız bir uyarlamasını ülkemizde de izlediğimiz Master Chef adlı yarışmadan tanıyorsunuz.. Ya da belki İstanbul'daki meşhur restaurantı Mimolet'e gitme şansınız oldu.. Hepsi bir yana kendisini şu an listemizde görmemize tek sebep, Gordon Ramsay abimizin tedrisatın geçmiş, ve hatta kendisinin 3 Michelin yıldızlı mekanlarında çalışmış olması. Üstelik işi kapabilmek için mektup yazmak gibi farklı bir teknik kullanarak... Bu hikayesi gerçekten ilginç, detayları ile okumanız için buyrun size Arman Kırım Hoca'nın 9 Temmuz 2006'da Hürriyet Gazetesinde Murat Bozok için kaleme aldığı yazı : http://hurarsiv.hurriyet.com.tr/goster/haber.aspx?id=4720701&yazarid=123
4 ) Karargah Aşçısı : Serkan Bozkurt
5 ) Yıldırım Beyazıt Serim
2011 yılında Antakya Rotary Kulübü'nün düzenlediği Abbasi Yemekleri gecesinde, Abbasi dönemi yemeklerini, o dönemin reçetelerini kullarak pişirmiş ve beğenimize sunmuştu. Bu farklı deneyim için geldiği Antakya'da tanışma imkanı bulduğum başarılı şef şu an TAV bünyesinde işletilmekte olan ( BTA AŞ ) ATATÜRK, ESENBOĞA, ADNAN MENDERES, TUNUS, BATUM, TİFLİS Havalimanlarında , Executive Chef' olarak görev yapmakta. 1987 yılında bir pastanede çalışarak adım attığı meslek hayatında, şu günlerde işletmeciliği de ekledi ve kendi mekanı olan Chef ' SECRET restaurantını Tarabya'da açtı.
6) Eyüp Kemal Sevinç
Yine genç ve madalyalı bir şef karşınızda. Onun televizyon ekranlarından tanıyor olmanız lazım.. Bir çok televizyon programında yıllarca izleme şansımız oldu kendisini.. Babasından devraldığı mesleği geliştirerek 100'ün üzerinde madalya ile taçlandırdığı kariyerini şu günlerde kurucusu olduğu ve 'Hobimle Mutluyum Lezzet Okulu' adını verdiği okulunda eğitmen şef olarak sürdürüyor. 1995 yılında Ulusal Aşçılık Yarışmasında Türkiye birincisi olan genç şef, 1996 yılında Londra'da düzenlenen Uluslarası Dünya Aşçılık Yarışmasında Türkiye'ye altın madalyayı kazandırması ve aynı yarışmada En İyi Genç Şef ünvanını elde etmesi ile de tanınıyor.
7) Ali Ronay
Ali Ronay, bu çalışmadaki şefler arasında hakkında en az şey bildiğim şef. Ama son zamanlarda hakkında çok şey duyuyor olmam ve sürekli adı ile karşılaşmam nedeniyle, gelecekte çok daha fazla popüler ve gözönünde olacağına eminim. Özellikle moleküler gastronomi ile ilgili çalışmalar yaptığını biliyorum. Bir nevi İstanbul'un Ferran Adria'sı yani.. Şu anda İstanbul'da Çintemani Restaurant'ın şefliğini yapan Ali Ronay'ın adını bir yerlere not etmenizi tavsiye ederim.
8) Özgür Şef - Özgür Özkan
Hepimizin Özgür Şef olarak tanıdığı Özgür Özkan belki de medya da kendine en çok yer bulan şeflerden. Ama listemize girme sebebi daha çok İstanbul'da sahibi ve şefi olduğu Steak House adlı restaurantı. Başarılı işlere imza atan şef, son olarak kendi geliştirdiği hava almayan kavanozdaki eti suda pişirme metodu ile dikkatleri üzerine çekiyor...
Son notlar;
- Bu yazıyı hazırlarken birden fazla aşçılar federasyonumuz olduğunu ve hangisinin yetkin olduğunu anlayamadığımı keşfettim.
- Aşçılık Milli Takımımızın kime bağlı olduğunu bulamadım. Ayrıca Aşçılık Milli Takımımız hakkında bilgi alabileceğim bir web sitesinin olmayışı çok üzücü..
- Televizyon programlarından tanıdığınız bir çok şef burada yer almamış olabilir. Kesinlikle yalnış anlaşılmak istemem ama gündüz kuşağında kadın programlarında tencere yemeği - hamur işi seviyesinde kalmış şefleri ( değişime ayak uyduramadıkları gerekçesi ile ! ) ciddiye almadığımı bilmenizi isterim.
- Adı geçen şeflerin işlettikleri / çalıştıkları restaurantların en büyük ortak özelliği : gayet pahalı olmaları..
- Buradan selam çakılması gereken bir şef grubu daha var aslında. Onlar Türk Hava Yolları için pişiren Turkish Do&Co ekibi.. İsim isim bilemesemde çok başarılı olduklarını düşünüyorum. Özellikle THY'nin uzun uçuşlarda gerçekleştirdiği Flying Chef uygulaması bence müthiş.. Ellerinize sağlık..
Tüm bu şeflerimizin başarıları ile yakında ülkemize de Michelin Yıldızlarını getireceklerine inanmak istiyorum..
Sevgiyle kalın,
Doymak için yemeyin, zevkle yemek için acıkın..
Volkan...
1 yorum:
favorim Mehmet Gürs!!hem de taaa "o yıllardan"!!!onu tanımlayacak titreler o kadar çok ki!!becerikli yaratıcı ve tabii yakışıklı:))en çok yakışanlar!! eline sağlık, keyifli yazın ile bilgilerimizi tazeledin,yenilerini ekledin..
Yorum Gönder